Merhaba! İsmim Ali Emin Aslan, 23 yaşındayım ve İstanbul'da yaşıyorum. Yıldız Teknik Üniversitesi'nde İstatistik bölümü 4. sınıf öğrencisiyim. 2022 yılında, eğitimime farklı bir perspektif kazandırmak için Erasmus programı kapsamında Gdansk, Polonya'da yaklaşık dokuz ay geçirdim. 29 Eylül'de başlayan bu macera, 30 Haziran'da sona erdi. Bu blog yazısında, Erasmus deneyimim boyunca yaşadıklarımı, öğrendiklerimi ve bu sürecin hayatıma kattıklarını paylaşmak istiyorum.
Neden Gdansk?
Gdansk’ı seçmem birazcık şansa kalmıştı aslında, bölüm sıralamalarında 1. Olduğum için istediğim yeri seçme hakkında sahiptim ve Erasmus’a başvurma nedenim olan Viyana Teknik Üniversitesi’ne gitmek istiyordum fakat sınavlar ve sonuçlardan sonra Erasmus sözleşmesinin yenilenememesi sonucu burayı tercih edemeyeceğimi öğrendim. İlk etapta çok moralim bozulmuştu ve Erasmus’a gitmekten neredeyse vazgeçmek üzereydim.
Arkadaşlarımın beni tekrar ikna etmesi üzerine başka seçeneklere bakmaya başlamıştım. Geçen senelerin tercih belgelerini kontrol ettiğimde Viyana’dan sonra tercih edilen şehrin Gdansk, Polonya olduğunu gördüm. Birçok öğrencinin Erasmus için Polonya’ya gittiğini biliyordum fakat benim Polonya hakkında başkenti olan Varşova’dan başka pek bir bilgim yoktu.
Yine de bir risk alarak burayı tercih etmeye karar verdim ve hayatımın en iyi tercihlerinden birini yapmış oldum.
Nerede? Nasıl?
Gdansk, Polonya’nın kuzeyinde bulunan bir liman şehridir. Büyük Gdansk şehri; Gdansk merkezi, Sopot ve Gdynia’yı da içinde barındırmak üzere Tricity (Trójmiasto) bölgesi olarak geçiyor ve toplam 1,5 milyon kişi civarı bir nüfusa sahip.
Gdansk, kış aylarında Polonya’nın bildiğimiz stereotipik olan soğuk havalarını (benim gördüğüm en düşük -13) hissettirirken, bahar ve yaz aylarında ise sahilde güneşlenip denize girilebilecek (25°- 30°) sıcaklıkta olan havaları da bize hissettiriyor.
Gdansk, tarihi dokusu ve kültürel zenginlikleriyle Polonya'nın en etkileyici şehirlerinden biri. Şehirde gezilecek yerlerin başında, renkli binaları ve tarihi atmosferiyle büyüleyen Eski Şehir (Old Town) geliyor. Burada, Gotik mimarisiyle dikkat çeken Aziz Meryem Kilisesi'ni ve etkileyici şehir kapılarıyla ünlü Uzun Pazar Caddesi’ni (Dlugi Targ) gezebilirsiniz. İkinci Dünya Savaşı’nın izlerini keşfetmek isteyenler için II. Dünya Savaşı Müzesi ve Westerplatte oldukça ilgi çekici. Aynı zamanda Gdansk Limanı’nda deniz kenarında yürüyüş yapabilir ve Amber Müzesi’nde Baltık Denizi’nden çıkan kehribar taşlarının büyüleyici hikayesini keşfedebilirsiniz.
Gezi Olanakları
Polonya’nın konumu, Erasmus yapan öğrenciler için Avrupa'yı keşfetmek adına büyük bir avantaj sunuyor. Gdansk’ta yaşayan biri olarak, şehrin merkezi konumu ve ulaşım imkanları sayesinde Avrupa’nın birçok şehrine kolayca seyahat etme fırsatı bulabilirsiniz. Uygun fiyatlı uçak biletleri ve tren seferleri ile Berlin, Prag, Viyana ve Budapeşte gibi popüler şehirleri keşfetmek oldukça erişilebilir. Ayrıca Polonya içindeki Krakow, Varşova ve Wroclaw gibi şehirler de hafta sonu kaçamakları için ideal rotalar. Gdansk’ın uluslararası bağlantıları sayesinde Erasmus süreciniz boyunca hem kültürel hem de tarihi açıdan zengin birçok Avrupa şehrini görme fırsatını yakalayabilirsiniz.
Eğitim Olanakları
Eğitimimi Gdansk Teknoloji Üniversitesi (Politechnika Gdańska), İşletme ve Ekonomi bölümünde yaptım. Bütün derslerim tamamıyla İngilizceydi ve öğretmenlerimizin büyük bir çoğunluğu gayet iyi bir derecede İngilizce konuşuyordu (küçük istisnalar dışında). Derslerimizin Türkiye’ye kıyasla daha kolay olduğunu da söyleyebilirim fakat Erasmus öğrencilerinin normal öğrencilerden farklı olarak görülmediğini de söyleyebilirim. Herkes aynı ödevleri yapıyordu ve aynı sınavlara girmek zorundaydı. Dersler ve sınavlar, Erasmus öğrencileri ve normal kayıtlı öğrenciler ile ortak olarak yapılıyordu.
Konaklama
Konaklama imkanlarından bahsedecek olursak ben birkaç ay önceden başvurup okulun sağladığı yurtlarda kalma imkânı buldum. Okulun birden fazla yurt binası bulunuyor ve her bir yurt binası farklı fiyatlandırmalar ile veriliyor. Yani biraz daha lüks olan yurtlar daha pahalı diyebiliriz. Ben en ucuz yurtta kalmak için kabul almıştım bu nedenle çok lüks bir yurt değildi ama yurda yalnızca uyumak ve çalışmak için gittiğimi söyleyebilirim. Okulun sağladığı yurt imkanları dışında genellikle tercih edilen iki farklı konaklama yöntemi var: Özel yurtlar ve apartman kiralamak. Bu iki farklı konaklama yönteminin kendilerine göre artıları ve eksileri var. İlk dönemimi tamamladıktan sonra orda çok iyi arkadaş olduğum bir İtalyan arkadaşımla 4 aylığına bir apartmanda beraber yaşama deneyimini de tecrübe ettim. Özel yurtlar ve apartman kiralamada fiyat konusunda çok büyük bir fark olmuyor genellikle. Yurtların içerisinde yine farklı oda tipleri bulunuyor ve odanın büyüklüğüne göre farklı fiyatlar ödeniyor. Apartman kiralamanın fiyatı ise, apartmanın konumuna, büyüklüğüne, biri(leri) ile paylaşıp paylaşmayacağına göre de değişiyor. Apartman dairesinde kalmak büyük bir rahatlık sağlıyor fakat yurtların verdiği o sosyal ortamı tercih eden çok kişi de bulunuyordu. Arkadaşımla özel yurtlarda istediğimiz şekilde bir oda bulamadığımız için apartman dairesinde kalmayı tercih ettik. Kalacak yer araştırması gitmeden veya oradayken başka bir yere taşınmak istiyorsanız bir an önce yapmanız gereken en önemli şeylerden birisi. Apartman bulmak için facebook grupları, OLX.pl gibi siteler öneriyorum. Ben Gdansk’ta iken bulunan ve öğrencilerin kaldığı belli başlı özel yurtlar ise Milestone Living Center (eski adı ile Youniq), Student Depot ve Akademik Collegia (daha çok tıp öğrencileri için) isimli yurtlardı. Güncel kira fiyatları değişkenlik göstermiştir illaki fakat kafanızda bir örnek oluşturması açısından ben yurt odama 70 Euro civarı bir kira ödüyordum (Gdansk’taki en ucuz konaklama olabilir daha ucuzunu duymadım) ve apartman dairemize ise kişi başı aylık her şey dahil 300 Euro civarı bir para ödüyorduk.
Yaşam Masrafları
Polonya’yı tercih etmemin nedenlerinde birisi de Avrupa’nın geri kalanına kıyasla gerçekten ucuz olması. Benim gittiğim zaman Türkiye ile kıyaslanabilecek fiyatlara sahipti. Genellikle her şey Türkiye’den %20 daha pahalıydı diyebilirim. Fakat ekonominin ani değişmesi üzerine fiyatlar daha pahalı hale gelmiş olabilir. Bir market alışverişi tek kendim için 100-200 zloti arasında oluyordu genelde (Lidl, Biedronka gibi ucuz marketlerde), dışarıda yemek 30-35+ zloti civarında gittiğiniz restoranlara göre, okuldaki yemek restoranları 20 zloti civarında günün menüsü tarzında menüler ile uygun fiyata yemek sunuyordu, taksi ve ulaşım ise çok uygun fiyatlıydı. Aplikasyonlardan (Uber, Bolt, Ridesharing vb.) çağıracağınız taksiler gerçekten uygun fiyatlı ve güvenli taksiler oluyor. İndirimli yakalarsanız 10 zlotiden başlayarak 30-40 zloti civarı olabiliyor fiyatlar. Toplu taşıma aylık bilet ile 50 zloti civarı veya tek kullanımlık biletler öğrencilere 2 zloti civarı oluyordu. Bir toplu taşıma bileti almadan önce öğrenci kartınız ile almayı unutmayın %50 indirimden faydalanıyorsunuz. Onun dışında spor salonları aylık 200 zloti civarında fakat uzun dönem gidecekseniz daha uygun fiyatlara abonelik yaptırabiliyorsunuz.
Nereleri Gezdim?
Erasmus’ta okulun derslere olan devamsızlık hakkı çok az olduğundan çok miktarda ülke gezme şansı bulamadım fakat gezdiğim yerler de oldu. İsveç, Norveç, Litvanya, Çekya ve İtalya olmak üzere 5 farklı ülkeye gittim ve aynı zamanda Polonya içinde gezme fırsatı da buldum. Siz eğer isterseniz daha fazla ülkeye gitme şansı yakalayabilirsiniz benim gezme durumlarım başka kişilere göre daha azdı ve bulunduğum şehrin daha fazla tadını çıkarmayı tercih ettim.
Kişisel Tavsiye
Kişisel olarak bir Erasmus tavsiyem olursa size, programınız el verdiği sürece katılabildiğiniz bütün etkinliklere katılın ESN’in sizlere sağladığı imkanlardan faydalanın, insanlarla konuşun, tanışın ve arkadaş olmaya bakın. Nerede olursanız olun bilin ki bu zamanı en özel kılacak olan şey çevrenizdeki arkadaşlarınız olacaktır. Onun için ben insanlarla kaynaşmanın ve arkadaş olmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Şu an bile Erasmus’umun üzerinden 2 sene geçmiş olmasına rağmen hala arkadaşlarımla her hafta konuşuyorum ve onları ziyarete gidiyorum onlarda beni İstanbul’da ziyarete geliyorlar. Erasmus’unuzu gittiğiniz ülkede bitirip gelmeyin. Yapacağınız arkadaşlıklarla sonsuza kadar sürecek olan bir maceraya çevirin.
Yaşanan Sıkıntılar
Bende herkes gibi Erasmus’umu sıkıntısız geçirmedim elbette. Arkadaşlar farklı bir ülkeye gittiğiniz zaman bütün eşyalarınızı yanınıza aldığınızı 10 kere tekrar edin. Litvanya gezimde pasaportumu Polonya’da bıraktığım için neredeyse sınır dışı edilecektim ve arkadaşlarım sayesinde pasaportum bana ulaştı ondan sonra Polonya’ya geri dönebildim. Bir de sağlığınıza çok dikkat edin, seyahat sigortası zorunlu ama yapılması da çok önemli. Bir akşam elim bardak kırılması nedeniyle kesilince hastaneye gidip 5 dikiş atılmak zorunda kaldı. Hastanede elimin kesik haliyle 6 saat civarı beklemek zorunda kaldım bir dikiş atılması için. Böyle durumlarda sigortanız size çok yardımcı olacaktır. Kendinize ve sağlığınıza çok dikkat edin. Pasaportunuz yurt dışında sizin için her şeyiniz olmalı. Gözünüz gibi koruyun ve yanınıza alıp almama konusunda iyi düşünün. Ülkeden veya şehrinizden çıkacaksanız ne olursa olsun pasaportunuzu yanınıza almayı unutmayın.
Şehrime Geleceklere Tavsiyeler
Gdansk, hayal edebileceğimden çok daha güzel bir şehir oldu benim için. İçinde olan insanlar, gezdiğim bulunduğum yerler, yediğim şeyler hepsi bana farklı bir yönden dokundu. Polonya ise beklemediğim kadar güzel bir ülke oldu eğer Polonya’ya giderseniz Polonya’nın kendisini de gezmekten çekinmeyin. Doğası, şehirleri, yapıları ve sahilleri ile gerçekten muhteşem bir ülke. Bulunduğunuz şehrin tadını çıkartın. Ve hayatınızda unutamayacağınız bir seneye/döneme hazır olun. Sağlıcakla kalın.
Follow us